İkisinin de tadı bambaşka aslında. Karanlık, duyuları daha çok harekete geçirir; dokunuşların, kokuların ve seslerin ön plana çıkmasını sağlar. Gizemi artırır, bazen cesaret verir ve insanın özgürleşmesini kolaylaştırır.
Işık ise görsel duyularımızı besleyerek estetik zevki artırır. Göz göze gelmenin, gülüşlerin ve mimiklerin keyfini yaşatır. Daha açık ve net bir iletişim sağlar.
Benim tercihim hangisi mi? Ben biraz karanlığın heyecanına, biraz da ışığın sıcaklığına ihtiyaç duyanlardanım. Bazen loş bir ortam, o büyülü atmosferi yakalamak için idealdir. Ama bazen de yüzünü netçe görmek, her detayı yakalamak istersin. İkisi arasında gidip gelmek, sanırım gerçek güzellik bu dengede saklı.