- Katılım
- 4 Tem 2022
- Mesajlar
- 547
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 18
- Konum
- İstanbul
- Web sitesi
- kurumsalfirmaadresleri.com
Azospermi nedir ?
Erkeklerde menide hiç sperm görülmemesi anlamına gelen azospermi, son yıllarda gelişen tedavi yöntemleri ile artık o kadar korkutucu bir hastalık değildir.
Erkeklerin yaklaşık %1′inde, kısır erkekler içinde ise oran olarak %1015′inde görülen bu durumun çeşitli tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Ancak azospermi tedavisinde %100 başarı henüz söz konusu değildir.
Menide çok az sayıda sperm bulunması durumuna ağır oligospermi adı verilir. Bu durumda mikroenjeksiyon yöntemi ile yumurtaya sperm nakli mümkün olabilmektedir. Ancak azospermide menide hiç sperm bulunmadığından çözüm daha zordur.
Azospermi tanısı nasıl yapılır?
Azospermi tanısı konması için en az iki meninin ayrı mikroskobik incelemesi şartı vardır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından konulan bu kriterler, azospermi tanısı konması için menide mikroskobik inceleme yapılması gerekir. Bu hastalıkta sorun çoğunlukla sperm kanallarının açık olmasına rağmen testislerde olgun sperm üretiminin gerçekleşmemesinden kaynaklanır. Bu durum testis iç dokusundaki kusurlardan kaynaklanabileceği gibi, sperm hücresi üretiminden sorumlu hormonların salgılanmasını sağlayan hipofiz bezindeki sorunlardan da kaynaklanabilmektedir.
Azospermi durumunda nasıl sperm elde edilir?
Azospermi hastalarının büyük bir bölümünde olgun sperm üretimi gerçekleşmekte ancak kanallar yardımıyla atılamamaktadır. Azospermi tanısı konulan kişilere öncelikle fiziki muayene ve laboratuvar tetkikleri uygulanır. Spermleri taşıyan kanallar olan vas deferens kanallarının varlığı, fiziki muayene ile gösterilmelidir. Bu kanalların gelişimi böbrek gelişimiyle paralel olduğundan teşhis için böbrekler kontrol edilir.
Ayrıca kistik fibröz hastalarında da bu kanalların oluşumun gerçekleşmeyebildiği görülmüştür. Bu tür hastalarda çeşitli yöntemlerle sperm elde edilebilir. Bu yöntemler PESA, TESA ve TESE yöntemleridir.
Testislerin normalden küçük olması durumu da sorunun nedeni olabilmektedir. Böyle bir fiziki teşhis yapıldığında hormonal yapının kontrol edilmesi öncelikli olarak yapılmalıdır. Bu durum kromozom kusurlarıyla beraber görülebildiğinden, genetik araştırma yapmak da faydalıdır. Ailede kişinin yakın akrabalarında karşılaşılmış bir durum mudur bakılmalıdır. Hormonal sistem sorunları da durumun nedeni olabilir.
Hipotalamus ve hipofiz bezlerindeki kusurlar ve bu bezlerde tümör oluşumu da nedenler arasında olabilir. Sperm kanalları ve testis büyüklüğü normal ise meni ve FSH miktarı ölçülmelidir. FSH hipofiz bezi tarafından üretilen ve sperm gelişimini sağlayan uyarıcı bir hormondur. FSH miktarının normalin 2 katı olması durumunda sorunun kaynağının sperm üretimi olduğu anlaşılabilir. Bu durumda azospermi tanısı koyabilmek için biyopsi yapılır.
Azospermi tedavisi nasıl yapılır ?
Azospermi nedeni olarak testis iç dokusundaki sperm üretimi sorunu gösterildiğinde Mikrotese yöntemi uygulanarak, sperm üretilen kanallar belirlenir. Bu kanallar toplanarak, içinden sperm ana hücreleri toplanır. Bu hücreler olgun sperm hücresine dönüşmemiş, kuyruksuz ve hareketsiz haldedir. Mikrotese uygulaması 2 saatlik cerrahi bir uygulamadır ve hasta genelde ameliyat sonrası taburcu edilerek evde istirahata gönderilir. Bir biyopside sperm bulunmaması kesin bir sonuç vermemektedir.
Boşaltıcı kanallarda tıkanıklık nedeniyle menisinde sperm görülmeyen bireylerde %100 olasılıkla biyopsiyle sperm hücresi elde edilmektedir.
Azospermi hastalığın görüldüğü bireylerin %7 kadarında genetik bozukluklar görülür. Bu durum alyuvar hücrelerinin incelenmesiyle teşhis edilebilir. Tüp bebek uygulaması sırasında kromozom sayısının kontrolü sağlanarak genetik bozukluğun, bebeğe aktarılması önlenebilmektedir.
Mikrotese ile sperm bulunamasa dahi son yıllarda geliştirilen kök hücre teknikleri ile sperm hücresi üretimi gerçekleştirilebilmektedir. Bu sayede yıllar önce çaresiz görülen kısırlık vakalarının çoğu çözümlenebilmektedir. Bu nedenle çocuk sahibi olamayan anne ve baba adaylarının hiçbir zaman pes etmemeleri ve tedavi sürecinde birbirlerine destek olmaları gerekmektedir.
Erkeklerde menide hiç sperm görülmemesi anlamına gelen azospermi, son yıllarda gelişen tedavi yöntemleri ile artık o kadar korkutucu bir hastalık değildir.
Erkeklerin yaklaşık %1′inde, kısır erkekler içinde ise oran olarak %1015′inde görülen bu durumun çeşitli tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Ancak azospermi tedavisinde %100 başarı henüz söz konusu değildir.
Menide çok az sayıda sperm bulunması durumuna ağır oligospermi adı verilir. Bu durumda mikroenjeksiyon yöntemi ile yumurtaya sperm nakli mümkün olabilmektedir. Ancak azospermide menide hiç sperm bulunmadığından çözüm daha zordur.
Azospermi tanısı nasıl yapılır?
Azospermi tanısı konması için en az iki meninin ayrı mikroskobik incelemesi şartı vardır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından konulan bu kriterler, azospermi tanısı konması için menide mikroskobik inceleme yapılması gerekir. Bu hastalıkta sorun çoğunlukla sperm kanallarının açık olmasına rağmen testislerde olgun sperm üretiminin gerçekleşmemesinden kaynaklanır. Bu durum testis iç dokusundaki kusurlardan kaynaklanabileceği gibi, sperm hücresi üretiminden sorumlu hormonların salgılanmasını sağlayan hipofiz bezindeki sorunlardan da kaynaklanabilmektedir.
Azospermi durumunda nasıl sperm elde edilir?
Azospermi hastalarının büyük bir bölümünde olgun sperm üretimi gerçekleşmekte ancak kanallar yardımıyla atılamamaktadır. Azospermi tanısı konulan kişilere öncelikle fiziki muayene ve laboratuvar tetkikleri uygulanır. Spermleri taşıyan kanallar olan vas deferens kanallarının varlığı, fiziki muayene ile gösterilmelidir. Bu kanalların gelişimi böbrek gelişimiyle paralel olduğundan teşhis için böbrekler kontrol edilir.
Ayrıca kistik fibröz hastalarında da bu kanalların oluşumun gerçekleşmeyebildiği görülmüştür. Bu tür hastalarda çeşitli yöntemlerle sperm elde edilebilir. Bu yöntemler PESA, TESA ve TESE yöntemleridir.
Testislerin normalden küçük olması durumu da sorunun nedeni olabilmektedir. Böyle bir fiziki teşhis yapıldığında hormonal yapının kontrol edilmesi öncelikli olarak yapılmalıdır. Bu durum kromozom kusurlarıyla beraber görülebildiğinden, genetik araştırma yapmak da faydalıdır. Ailede kişinin yakın akrabalarında karşılaşılmış bir durum mudur bakılmalıdır. Hormonal sistem sorunları da durumun nedeni olabilir.
Hipotalamus ve hipofiz bezlerindeki kusurlar ve bu bezlerde tümör oluşumu da nedenler arasında olabilir. Sperm kanalları ve testis büyüklüğü normal ise meni ve FSH miktarı ölçülmelidir. FSH hipofiz bezi tarafından üretilen ve sperm gelişimini sağlayan uyarıcı bir hormondur. FSH miktarının normalin 2 katı olması durumunda sorunun kaynağının sperm üretimi olduğu anlaşılabilir. Bu durumda azospermi tanısı koyabilmek için biyopsi yapılır.
Azospermi tedavisi nasıl yapılır ?
Azospermi nedeni olarak testis iç dokusundaki sperm üretimi sorunu gösterildiğinde Mikrotese yöntemi uygulanarak, sperm üretilen kanallar belirlenir. Bu kanallar toplanarak, içinden sperm ana hücreleri toplanır. Bu hücreler olgun sperm hücresine dönüşmemiş, kuyruksuz ve hareketsiz haldedir. Mikrotese uygulaması 2 saatlik cerrahi bir uygulamadır ve hasta genelde ameliyat sonrası taburcu edilerek evde istirahata gönderilir. Bir biyopside sperm bulunmaması kesin bir sonuç vermemektedir.
Boşaltıcı kanallarda tıkanıklık nedeniyle menisinde sperm görülmeyen bireylerde %100 olasılıkla biyopsiyle sperm hücresi elde edilmektedir.
Azospermi hastalığın görüldüğü bireylerin %7 kadarında genetik bozukluklar görülür. Bu durum alyuvar hücrelerinin incelenmesiyle teşhis edilebilir. Tüp bebek uygulaması sırasında kromozom sayısının kontrolü sağlanarak genetik bozukluğun, bebeğe aktarılması önlenebilmektedir.
Mikrotese ile sperm bulunamasa dahi son yıllarda geliştirilen kök hücre teknikleri ile sperm hücresi üretimi gerçekleştirilebilmektedir. Bu sayede yıllar önce çaresiz görülen kısırlık vakalarının çoğu çözümlenebilmektedir. Bu nedenle çocuk sahibi olamayan anne ve baba adaylarının hiçbir zaman pes etmemeleri ve tedavi sürecinde birbirlerine destek olmaları gerekmektedir.